Genel Gündem Tüm Manşetler

TETİKER POLİTİKASI: DURMAK YOK, KAVGAYA DEVAM

Ak Parti Zonguldak Milletvekili Prof.Dr.Ercan Candan’ın liman konusunda Kdz.Ereğli TSO’nun işi yokuşa sürdüğüne dönük söylemlerine çok ağır tepki gösterdi. “Böyle bir milletvekili olmaz” diyen TSO Başkanı Tetiker, “İftirayla, yalanla icraat..

TETİKER POLİTİKASI: DURMAK YOK, KAVGAYA DEVAM

Basliksiz_2_jpg03_09_2014_17_37_43881446

Ak Parti Zonguldak Milletvekili Prof.Dr.Ercan Candan’ın liman konusunda Kdz.Ereğli TSO’nun işi yokuşa sürdüğüne dönük söylemlerine çok ağır tepki gösterdi. “Böyle bir milletvekili olmaz” diyen TSO Başkanı Tetiker, “İftirayla, yalanla icraat yapan bir milletvekili asla kabul etmiyoruz. Olay bu kadar basit, bundan sonra yolu açık olsun” dedi.

 

 

Kdz.Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Yaşar Tetiker, Meclis Toplantı Salonunda yerel ve yaygın basın kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi.
BİNALİ YILDIRIM’DAN ALINAN SÖZ

Tersaneler bölgesindeki son durumda gelinen nokta iyi bir nokta. Bunların kurtulması, tersanecilerin tekrar eski gücüne kavuşması burada fotoğrafın eğer güzel hale getirildikten sonraki en önemli ayağı finansman. Bu finansmanın sağlanması için de tersanelerin kendi faaliyetlerinin haricinde veya en önemli bizim öngördüğümüz tamir tahliyeyle başlasın. Tamir tahliyeden sonra bu limana dönüştürülebilirse ki dönüştürülebilir; bizim o zamanın Bakanı Binali Yıldırım’dan almış olduğumuz sözde tamir tahliyeyle başlarsın daha sonra üç beş ay sonra kendi eksiklikleri tamamlanarak çevrilebilir dendi. Biz de bunun üzerine çalışmalara başladık.

 

“TERSANELER BÖLGESİNİN CANLANDIRILMASI”

Biz göreve geldiğimizde bazı tespitlerimiz var demiştik bakın bunları bir daha tekrarlıyorum. Bunlar işte tersaneler bölgesinin canlandırılması, Organize Sanayi’nin rehabilite edilerek güçlü hale getirilmesi, Öğrenci sayısının arttırılması, Erdemir olan ilişkiler gibi ama bütün bu hedeflerimiz arasındaki en önemli hedefimizden bir tanesi de söylediğim gibi tersaneler bölgesinin canlandırılması. Şimdi tersaneler bölgesindeki canlanma konusunda benden önce zaten 2012 yılında buna bir teşebbüs edilmiş. Ben göreve 2013 Mayıs ayında geldim.

 

“TERSANELERİN CANLANMASI İÇİN

MEHMET GENÇ, ERCAN CANDAN İLE ÇALIŞMA BAŞLATMIŞ”

Ben göreve gelmeden önce Mehmet Genç kardeşimiz burada bu çalışmayı başlatmış. Kimle başlatmış, Milletvekilimiz Ercan Candan’la başlatmış. Ercan Candan, Zeki Us ve Mehmet Genç bunların hepsi Ulaştırma Bakanlığına gidiyor. Ulaştırma Bakanlığında ‘biz size liman müsaadesi verelim” deniyor bunlara. Bu müsaade alınmış gibi kabul edildikten sonra Kdz.Ereğli’ye gelininceye kadar buhar oluyor. Daha Ereğli’ye gelmeden Mehmet Genç kardeşimizi telefonla arayıp dalga geçenler var. “Ne oldu kardeş, liman müsadesi almışsınız” diyen kişiler var.

 

“MÜCADELEDEN VAZGEÇİYOR”

Bütün buradaki sıkıntı Sayın Ercan Candan’ın o günlerde başlatmış olduğu bu mücadeleyi sonuçlandıramamış olması. Aradan bir iki ay geçtikten sonra zaten kendisi de bu mücadeleden vazgeçiyor ve olay kapanıyor. Biz geldikten sonra tekrar tersanecilerin kendi talebi üzerine bu konuda tekrar çalışmalara başladık. Sayın Valimiz Ali Kaban’dan önce Erol Ayyıldız Bey zamanında mutabakat istenmiş. Dört tersaneci siz kendi aranızda mutabakat yaparsanız biz de sizin bu mutabakatınızı değerlendirip Ulaştırma Bakanlığına götürelim denmiş. Biz göreve geldikten sonra benim önüme geldi. Zaten bizim kendi hedeflerimizin arasında da vardı, ‘Bismillah dedik’ çalışmaya başladık.

Bizim yapmış olduğumuz hiçbir faaliyetin sizler tarafından bilinmemesi mümkün değil. Tersanecilerle toplantı yaptık.  Toplantıda bana, ‘Başkan bizim için hiç problem değil, sen ne dersen o olur. Sen bizim daha önce tecrübe sahibi olmuş başkanımızsın. Bizim için ne yapılması gerekiyorsa sen yap, biz seninle birlikteyiz’ dediler. ‘Tamam kardeşim’ dedik.

 

“BAŞBAKANA KONUYU İLETTİK”

5-8 Aralık tarihleri arasında Helsinki’de Sayın Başbakanla olan bir gezimiz var. Burada Başbakana ve Sayın Binali Yıldırım’a konuyu bu gezide ilettik. Bize yurtdışından döndükten sonra gel bekliyorum dendi ve gittik. Bu mesele dediğim gibi tahmil tahliye ile başlayan bir meseledir. Akabinde yapılması gereken 4 tersaneci ve Kdz.Ereğli TSO’nun içinde bulunacağı bir anonim şirketinin kurulması. Bu anonim şirketinin kurulması ile ilgili süratle karar aldık. Eskiden yoktu ama şimdi yeni kanuna göre bizim Ticaret Bakanlığından ortak olmayla ilgili izin almamız gerekiyor. Sayın Hayati Yazıcı’ya yazışmalarımızı yapmışız. Bizim evraklarımızın hepsi şeffaf. Yani biz Ticaret Bakanlığına hangi yazıyı yazmışız, bize ne cevap gelmiş hepsi belli. Başlangıçta bu yazımıza bizim olumsuz cevap geldi. Olumsuz cevap geldikten sonra ben Odalar Borsalar Birliği’ni devreye sokmak zorunda kaldım. Odalar Borsalar Birliği Sayın Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu ile birlikte Sayın Bakanımız Hayati Yazıcı’ya gittik. Yazıcı’nın talimatıyla bizim ortaklığımız kabul edildi. Meclisten karar almam gerekiyordu. Meclisten karar çıkmasın diye de bir mücadele yaşadık. Onu da hallettik, meclis kararını aldık ve ortaklık kararımız ortaya çıktı. Ne olduysa zaten bundan sonra oldu ve akabinde belediye seçimlerinden sonra oldu.

 

“BELEDİYENİN ORTAK OLMASI İSTENDİ”

Burada hemen belediyenin limana ortak olması istendi. Ortada hiçbir şey yok. Bu mücadele 2012 yılında başlamış. O tarihten beri belediye vardı da daha sonra mı yok oldu. Veya o zaman hiç belediye yoktu da şimdi mi var oldu belediye bunu anlamakta zaten güçlük çekiyoruz. Kaldı ki belediye bizim belediyemiz hiç problem değil, ortak olsunlar. Ama burada Yaşar Tetiker’e yapılan önemli bir iftira var, itham var. Sayın Candan, Doğan Gönüllü kardeşimize demeç veriyor ve ne diyor; ‘liman konusunda TSO işi yokuşa sürüyor.’ Burada bir akıl tutulması lazım. Ben ne diyor muşum; ‘altın hisse isterim, yüzde 4 hisse isterim…’ Yahu benim böyle bir hakkım yok. Ben TSO Başkanıyım. Bu insanların zaten hakkını hukukunu korumak benim görevim. Bunlar bana gelmiş demiş ki ‘bizim işimizi çöz.’ Benim görevim de işlerini çözmek. Anonim şirket kurmak icap etmiş, kendileri yüzde birer hisse vermişler. Kaldı ki zaten anonim şirketin karı noktasında paylaşıma geldiği zamanda bu hisse yüzde bir’e düşer. Bütün bunlar bilinen bir gerçek. Tersaneciler burada sağ, ölmedi. Her şey ortada, ben nasıl hak isterim. Kaldı ki zaten beni bir yaptırımım da olamaz.

 

“TABİKİ MİLLETVEKİLİ GÜÇLÜDÜR”

Ben şimdi size kim güçlüdür diye sorsam, TSO Başkanı mı bireysel olarak güçlüdür bir milletvekili mi? Milletvekili tabi ki. Milletvekilinin arkasında hükümet var, bakanlar var. Benim de arkamda bir kurum var, TOBB var. Hükümetle diyalogları Anayasaya ve bizim kanunlarımıza göre olması gereken bir kurum. Ama ne olursa olsun ben buradan Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na ulaşıp derdimi anlatıncaya kadar bir milletvekili on saniyede ilgili bakana da ulaşır, başbakana da ulaşır. Diyalogları varsa, kabiliyeti varsa bunları çözer çıkar bu iş bu kadar basittir. O zaman da TSO’ya zaten ihtiyaç kalmaz.

 

“GİT SEN NEYİN PEŞİNDESİN”

2012’de başlayan bu çalışma niye bir ay sonra ortadan kalkmış, buhar olmuş. Bunu sorgulamak benim hakkım. Madem sen bana bu ithamı yapıyorsun liman konusunda. O zaman Yaşar Tetiker yok, TSO’da senin yanında beraber gitmişsiniz bakanlığa her şey dört dörtlük çok güzel, bitirip çıksaydın. Madem her tarafın kabiliyet dolu. Buna bir cevap versinler. Yaşar Tetiker bu işi yokuşa nasıl sürer. Benim hisse istemem, yok efendim altın hisse bende olsun, benim bu işte ayak diretmemle bu adamlarım üzerinde benim yaptırımım ne olur soruyorum. Adamlar ‘git kardeşim, sen neyin peşindesin’der kendi işlerine bakarlar öyle bir şey olsa. Ben ne yapabilirim. Ama bir milletvekili ‘belediyeyi bu işin içine almazsanız Ulaştırma Bakanı benim arkadaşım, burada işler daha değişik olur’ derse her zaman dikkate alırlar.

 

“ANAMIN AK SÜTÜ GİBİ HELAL OLSUN”

Bugün liman müsaadesi aldık diyen kendisidir. Ben tahmil tahliye dedim. Kendisi belediye seçimlerinden sonra bize geldi ben burada liman müsaadesi aldım dedi. Ortada ben halen ne liman müsaadesi görüyorum ne liman görüyorum. Eğer çok fazla ısrar ediyorlarsa Yaşar Tetiker hiç problem değildir. Benim şimdiye kadar vermiş olduğum emekler, benim verdiğim enerji anamın ak sütü gibi helal olsun. Hakkımı da helal ediyorum, onlar da hakkını helal etsin. Hiç mesele değil bıraktıkları yerden, kalınan yerden devam etsinler. Bu belediye olabilir, Gülüç Belediyesi olur, OSB olur kimi isterse alsın Ercan Candan ortak olarak ama asla ve asla iftira atmasın, yalan konuşmasın. Bir milletvekiline iftira ve yalan yakışmaz. Milletin nazarında küçük düşer, sokağa çıkamaz hale gelir. İftira ve yalan propaganda dönemlerine yakışır ama kurumlar arası sen Yaşar Tetiker’e iftira atacaksın. Tutmaz, rüzgar kayadan hiçbir şey alamaz.

 

“BU ODA BAŞKANLIĞINI BIRAKIRIM”

Hepinizin huzurunda bir daha söylüyorum; eğer bir tersaneci çıkıp derse ki ‘evet Yaşar Tetiker bizden yüzde 4 hisse istedi’ o zaman ben bu oda başkanlığını bırakırım. Bırakmakla da kalmam Türkiye’yi de terk ederim. Ama ondan da isterim, eğer yalan söyledinse, iftira atınsa sen de milletvekilliğini bırakman lazım bu da benim hakkım. Böyle bir milletvekili olmaz. İftirayla, yalanla icraat yapan bir milletvekili asla kabul etmiyoruz. Olay bu kadar basit. Bundan sonra yolu açık olsun”

 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL