SIĞIR BİN KİLO, YABAN DOMUZU 300 KİLO…

Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde Belediye tarafından yapılan gezi sonrasında Bülent Ecevit Üniversitesi’nin (BEÜ) davetlisi olarak Zonguldak’a gelen Harvard Üniversitesi Öğretim Üyesi Benjamin Arburckle, Ereğli belediye Başkanı Halil Posbıyık’ı ziyaret etti. İlçeye bağlı Alacabük Köyü İnderesi mevkisinde bulunan İnönü Mağarası’nda elde edilen kemik kalıntılarında DNA incelemesi yapılacağı ifade edildi.

Belediye binasında heyet ile yapılan basın toplantısında konuşan Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Alacabük Köyü İnderesi mevkisinde bulunan İnönü Mağarası’nda bir takım tarihi vesikaların ortaya çıktığını ve mağarada elde edilen kemik kalıntılarında DNA incelemesi yapılacağını, çalışmaların Avrupa ve Dünyada ses getirmeye başladığını söyledi.

Halil Posbıyık, Hayvan kalıntılıları üzerinde inceleme yapan ve dünyada 5 kişiden biri olan Harvard Üniversitesi Öğretim Üyesi Arburckle’ın 2 hafta ilçede kalacağını kaydetti. Arburckle de, mağaradaki kalıntılarla ilgili incelemelerine başladığını ifade ettiği konuşmasında , “Yapılan kazılardan sonra Ereğli’nin tarihini 2 bin yıl geri götüren “Karadeniz tarihinin yeniden yazıldığı” mağara olan Ereğli’deki İnönü Mağarası’na araştırmacılar yoğun ilgi gösteriyor. Mağarada elde edilen bulgu ve kalıntıları incelemek üzere Amerika’dan Ereğli’ye gelen dünyadaki hayvan kalıntılarını inceleyen 5 profesörden biri olan Zooarkeolog Benjamin Arburckle, Başkan Halil Posbıyık’la düzenlediği basın toplantısında “İnönü Mağarası’nda Bir çok etçinin kalıntılarına ulaştık. Bunlar arasında ayı, leopar, vaşaklar, vahşi kediler, sansarlar ve tilkiler de var. Bu hayvanların da kürkleri için avlandıklarını düşünüyoruz” dedi.

Belediye Başkanlık Toplantı salonunda basın mensuplarıyla bir araya gelen Başkan Posbıyık ve Arburkcle ile birlikte BEÜ Arkeoloji Bölümü kazı ekibinden Ali Güney ve Burak Kader ile Ege Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nde görevli öğretim görevlisi Ayşegül Erden son çalışmalar hakkında bilgi verdiler.

Arburckle, İnönü Mağarası ve çevresinde tarih öncesi ve erken tarih dönemlerinde kültür, ekonomi ve yaşama ilişkin araştırmalar yapıldığını belirterek, “Bu insanların neler yediği, avcı, çoban veya çiftçi olmaları ile ilgili gelişmeler, onların yaşam biçimleri, bu yaşam biçimlerinde hareketlilikleri, bu kalıntıların dünyanın hangi bölgeleri ile ilişkileri olduğunu aydınlatmak istiyoruz. Yine İnönü Mağarası’ndaki hayvan buluntuları üzerine bir çalışma yürüteceğiz. Biz bu çalışmanın çok başındayız” dedi.

“SIĞIR BİN KİLO, YABAN DOMUZU 300 KİLO”

İnönü Mağarası’nda bulunan hayvan kemiklerine ilişkin yaptıkları ilk araştırmaların sonuçlarını açıklayan Arburckle, “Yerli ve vahşi hayvanlarla ilgili İnönü Mağarası’ndaki kalıntılarda çeşitli bilgilere ulaştık. Burada yerel domuzlar var, hem etleri hem de yağları için kullanılmış. Meşe ağaçlarının oluşturduğu ormanlık alanlarda sürü olarak dolaştırılmış, bunlar şaşırtıcı bulgular. Yine yerel keçiler var, etleri ve kılları için kullanılmış. Yerel sığırlar var ama enteresan şaşırtan olan koyun kalıntısı bulunamaması. Koyun yünü yerine keçi kıllarının iplik haline getirildiği sonucu ortaya çıkıyor. Bizi şaşırtan konu buradaki çok fazla vahşi hayvan çeşitliliğinin de olması. Karaca, Kızıl geyik kalıntıları bulduk. Geyikler etleri ve boynuzlarıyla da eşya yapımı için kullanılmış. Burada büyük bir sürpriz de çok sayıda yaban domuzu ve yaban sığırı kalıntıları bulundu. Bunlar mağaradaki insanlar tarafından avlanmışlar. Bu iki geniş ve tehlikeli hayvanların ağırlıkları ise sığırın ortalama bin kilo, yaban domuzunun ise 300 kilo olduğunu gösteriyor” dedi.

“LEOPAR, BAŞAKLAR VE VAHŞİ KEDİLER”

Yapılan kazılarda çok sayıda vahşi hayvan kalıntısına ulaştıklarını anlatan Arburckle, şunları söyledi:

“Bir çok etçinin kalıntılarına ulaştık. Bunlar arasında ayı, leopar, vaşaklar, vahşi kediler, sansarlar ve tilkiler de var. Bu hayvanların da kürkleri için avlandıklarını düşünüyoruz. Sonuç olarak bizi şaşırtan bir konu bu alanda kuş, kara kaplumbağası ve balık kalıntıları da bulduk. Buradaki insanlar ya mağaradan denize gidip balıkları alıp getirdiler ya da deniz kenarında yaşayan eski insanlarla bağlantıları vardı onlar bu bölgeye getirdiler. Bu bulgularla laboratuarlarımızda araştırmaya başlayacağız. Kemiklerin DNA’larından tanımlamaya çalışacağız, türlerini anlayacağız. Buradaki hayvanların Avrupa ve Asya’daki hayvanlarla bir bağının olup olmadığını anlamaya çalışacağız”

İnönü Mağarası’nın ilk kez bulunduğuna değinen Arburckle, “Burada yaptığımız araştırmalar bize bu bölgedeki yeni çok heyecan verici keşiflerin başlangıcı olacak. Bu bölgedeki tarih öncesi dönemlerin nasıl olduğunu bütün dünya bizimle birlikte izleyecek. İnönü Mağarası, Karadeniz bölgesinde ilk kez bu derece bulgulara rastlanan ilk yeri. Karadeniz’in tarihi burada ilk kez yazılacağı bu yüzden dile getirildi” sözleri ile konuştu.

POSBIYIK: ARAŞTIRMALAR AVRUPA VE DÜNYADA SES GETİRMEYE BAŞLADI

Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık da İnönü Mağarası’nda yapılan kazılarda bir takım tarihi vesikalar ortaya çıktığını ifade ederek, şöyle konuştu:

“İnönü mağarasında yapılan kazılarda bir takım tarihi vesikalar ortaya çıktı. Bu araştırmalar Avrupa ve dünya çapında ses getirmeye başladı. Bu yapılanların kazıların neticelerini alanlar ilçemize gelmeye başladı. Bunlardan bir tanesi de Harvard Üniversitesi Öğretim Üyesi Benjamin Arburckle. Hayvan kalıntıları üzerinde araştırma yapan dünyadaki 5 kişiden bir tanesi. Konunun en üst düzeyine gelmiş bir kişi”

Başkan Posbıyık, Ereğli tarihiyle ilgili önemli çalışmalar yapmak üzere Ereğli’de bulunan Benjamin’e ‘Bünyamin’ ismini taktıklarını belirterek “Kendisini ilçemizde ağırlıyoruz. Cehennemağzı mağaralarına gittik kendisi hacı oldu. Hacı Bünyamin oldu” dedi.

Başkan Posbıyık ayrıca çevirmenliği kızı Tuba’nın yapmasını da “Tuba’da Harvard mezunu. İki Harvard’lıyı bir araya getirdik bu toplantıyı birlikte düzenliyoruz” şeklinde değerlendirdi.