AŞILAMAK…

Bireyin kendisine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken yükümlülüklere, sorumluluk denir. Hepimiz sorumluluk sahibi bireyler olmaya özen gösteriyoruz değil mi? Sorumluluk duygusu bizim karakterimizi geliştirmesi açısından önemli bir ögedir. Bizler..

AŞILAMAK…

Bireyin kendisine ve başkalarına karşı yerine getirmesi gereken yükümlülüklere, sorumluluk denir.

Hepimiz sorumluluk sahibi bireyler olmaya özen gösteriyoruz değil mi?

Sorumluluk duygusu bizim karakterimizi geliştirmesi açısından önemli bir ögedir.

Bizler ne kadar sorumluluk sahibi ebeveynler olmaya çalışıyorsak çocuklarımızında sorumluluk sahibi olmalarını sağlamalıyız. Çünkü onların davranışları belirli bir yaşa kadar bizim sorumluluğumuzdadır. Yani kısacası çocuklarımıza sorumluluk aşılamalıyız.

 

Peki, bunu nasıl yaparsak daha doğru olur?

Çocuklarımıza sorumluluklar vermeliyiz, ama nasıl?

Çok basit bir şekilde…

Aslında gün içerisinde çocuklar bunu yapıyorlar ama fark etmiyorlar.

Çocuklar ödevlerini yapıyorlar, ders çalışıyorlar. “Sen derslerini yapıyorsun ama neden yapıyorsun?” gibi sorular ilr çocuklara anlatmalı ve açıklamalıyız.

Çocuklarımız sadece ödevlerini bitirmek için uğraşıyorlar. Neden onu bitirmesi gerektiğini bilmiyorlar. Öncelikle bunları çocuklarımıza anlatıp, onlarla konuşup, fikirlerimizi söylemeliyiz.

Daha sonra çocukların bu konuda bilinçlendiğine inanıyor ise ona basit yönergeler verebiliriz.

Eğer çocuğumuz belli bir yaşa gelmiş ise, kendi başına bakkala ya da fırına gidebileceğini düşünüyor isek, çocuğumuzun ekmek alıp gelmesini söyleyebiliriz.”Ekmek almaya gider misin?” deriz. Başta sadece ekmek alabileceği kadar para vermeliyiz. Çocuklar ekmek almaya, daha doğrusu para ile alışveriş yapmaya biraz alışmış olurlar. Alıştıktan sonra biraz daha fazla para verip, geriye parasının artacağını ve artan parayı unutmaması gerektiğini hatırlatırız. Böylelikle çocuğumuza para ile alışveriş yaparak bir sorumluluk oluşturmasını sağlayabiliriz.

Çocuklarımız bu sorumluluğu yavaş yavaş kazanmaya başladıktan sonra harçlıklarını biriktirmesini ve biriktirdiği harçlıkları ile istediği oyuncağı ya da bir kıyafeti alabileceğini söyleyebiliriz.

Çocuklarla bir kumbara etkinliği yaparız. Çocuk kendi kumbarasını yaparsa; biriktirdiği paraları kendi yaptığı kumbarasında topladığı için mutlu olacaktır. Parasını biriktirirken de daha hevesli olur.

 

Çocuklar biriktirdiği harçlıklarıyla kendi beğendiği ve istediği şeyi almalıdır. Bu konuda onları özgür bırakmalıyız. Belki ilkinde hataya düşerler. Herhangi bir alacağı oyuncak veya kıyafet vb. O parayı vermeye değmez belki ama yine de çocuğun istediğini almaya hakkı vardır. Çünkü onu almak için parasını biriktirmiştir. Artık kendi parası onun sorumluluğundadır. Tabi çocuk bir şey almak istediği zaman ve size göre onu almaması gerekiyor ise, çocuğa öneride bulunabilirsiniz. “Bak kızım/oğlum sen bunu alacaksın ama bunu alırsan daha iyi olur.”, diyerek çocuğu kısıtlandırmadan sadece öneride bulunmalıyız.

5 yaşında da olsa 15 yaşında da olsa çocuklar kendi harçlıklarıyla bir şeyler aldığında, hem aldığı o şeyi değerli kılar, hem de para biriktirerek istediği şey için sabretmeyi öğrenir. Sabrederek parasını küçük küçük biriktirir ve sonrasında istediği paraya ulaştığında mutluluk duygusu kazanır. Buna en iyi örnek “Damlaya damlaya göl olur” Atasözüdür. Hem bunu da çocuğa söyleyerek onun daha özgüvenli ve gururlu olmasını sağlayabiliriz.

 

Böylelikle çocuklar para biriktirmeyi, istediği şeyi elde etmek için sabretmeyi ve sorumluluk kazanmayı öğrenirler.

Aynı zamanda çocuklarımızıda özgür bırakmış oluruz. Kendi isteğimizle sevdiğimiz bir şeyi almak çok güzel bir şeydir. Peki çocuklarımız neden kendileri karar veremesin ki!

Onlara bu hakkı tanımamız gerekir.

Çünkü çocuğa sorumluluk aşılamışızdır.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL